Ülkemizde özellikle Adana ve havalisinde yaygın olarak bilinen ve severek tüketilen şalgam suyunu kendiniz yapmaya ne dersiniz?
Adı her ne kadar şalgam suyu olsa da aslında ana bileşeni mor ya da siyah havuç olarak bilinen sebzedir. Bunun yanı sıra az miktarda şalgam ya da şalgam turpu ile kırmızı pancar da isteğe bağlı olarak eklenebilir.
Tarife geçmeden önce bu şifalı ev yapımı içeceğin bize ne gibi faydaları var ona kısaca bir bakalım:
Şalgam Suyunun Faydaları
Şalgam suyunun pek çok faydası vardır. Birkaç tanesini sizler için aşağıya sıraladım:
Sağlık Faydaları
Yüksek C Vitamini İçeriği: Şalgam suyu, C vitamini açısından zengindir. Bu vitamini bol tüketmek, bağışıklık sistemini güçlendirir ve hastalıklara karşı koruma sağlar
Antioksidan Özellikleri: Şalgam suyu, antioksidan özellikleri sayesinde vücutta toksinleri temizler ve yaşam kalitesini artırır
Sindirim Sağlığı: Şalgam suyunun fermantasyon sürecinde elde edilen probiyotik özellikleri sindirim sistemini dengeler ve toksinleri atar
Bağışıklık ve Kalp Sağlığı: Yüksek lif içeriği ve antioksidan özellikleri sayesinde bağışıklık sistemini destekler ve kalp sağlığını korur
Cilt ve Saç Sağlığı: Şalgam suyunun içeriğinde bulunan vitaminler ve mineraller, cilt ve saç sağlığını destekler ve parlaklık kazandırır.
Enerji Artışı ve Stres Azaltma: Şalgam suyu, enerji seviyesini artırır ve stresi azaltır, bu da genel sağlık durumunu iyileştirir.
Diyet ve Beslenme
Adana şalgam suyu, düşük kalorili ve sağlıklı bir içecek olarak diyet listelerinde yer alır. Aynı zamanda, metabolizmayı hızlandırarak kilo kontrolünde yardımcı olabilir.
Dikkat Edilmesi Gerekenler:
Faydası bol olan bu içeceğin bazı kişiler için mahsurları da var tabii ki. Örneğin allerjik bünyeye sahip kişiler, mayalı ürünleri yiyip içemeyenler bu ürünü tüketmemelidir. Eğer mide ya da oniki parmak bağırsağı ülseri sıkıntısı olanlar varsa mutlaka yemeklerin üstüne içmeli, acı sos katmamalıdır, tüketim miktarı da bir su bardağını geçmemelidir.
Tüketim Yöntemleri
Genellikle yemeklerin yanında soğuk olarak istenirse acı sos ilavesi ile içilir.
Yapılışı:
Gerekli Malzemeler:
Miktarlar 8 litrelik kavanoza göre verilmiştir. Siz arzunuza göre azaltıp çoğaltabilirsiniz.
- 2,5 kg mor havuç
- 2 adet 6-7 cm çapında şalgam veya şalgam turpu. Şalgamın dışı beyaz – pembe alaca, içi beyazdır. Şalgam turpunun ise dışı beyaza yakın açık yeşil içi ise kırmızı kırçıllıdır.
- 1 adet 6-7 cm çapında kırmızı pancar
- 1 tatlı kaşığı toz şeker
- 1 su bardağı evde yapılmış yoğurdun suyu. Yoğurdu bir bez torbadan süzüp altta biriken suyu kullanabilirsiniz.
- 1 su bardağı esmer bulgur unu. Bulgur ununu bulamazsanız esmer bulguru kahve değirmeninden çekip un haline getirebilirsiniz.
- 15 adet nohut.
- 80 – 120 gram arası kaya veya deniz tuzu. Tuz oranını bu rakamlar arasında dilediğiniz gibi ayarlayabilirsiniz.
- Temiz %100 pamuklu bir bezden yapılmış 30×30 cm büyüklüğünde bir torba ve bunun ağzını bağlamak için pamuk iplik.
- 5 litre civarında klorsuz içme suyu. Eğer klorsuz suya erişiminiz yoksa çeşme suyunu kaynatıp ağzı geniş bir kapta soğuttuktan sonra süzüp kullanabilirsiniz.
Gelelim nasıl yapılacağına. Önce havuçlarımızı kabuklarını soymadan güzelce yıkayalım. Bu esnada daha önce hiç kullanılmamış bir bulaşık süngerinden yardım alabilirsiniz. Yıkadığımız mor havuçları temiz bir örtü üzerine dizip üzerine de bir tülbent örterek 3 gün kadar bekletelim. Onlar beklerken biz maya hamurumuzu hazırlayalım. Bu amaçla hazırladığımız bulgur ununu oda ısısındaki yoğurt suyu, 1 tatlı kaşığı toz şeker ve 1 tatlı kaşığı tuz ile ve bir miktar daha el yakmayacak kadar sıcak su ilavesi ile iyice yoğurarak sert bir hamur haline getirelim. Kapaklı bir kaba alıp sarıp sarmalayarak 3 gün bekletelim.
3 günün sonunda hamuru bez torbaya aktarıp ağzını sıkıca bağlayarak kavanozun en altına yerleştirelim. Üzerine kabuklarını soyup parmak patates gibi doğradığımız şalgam ve kırmızı pancarı ekleyelim. Havuçların baş ve uç kısımlarını aldıktan sonra önce enine 4-5 cm boyunda bölüp bunları da kalınlıklarına göre boyuna 2’ye, 4’e veya 6’ya bölelim. Doğradığımız havuçları kavanoza yerleştirelim. Kullanacağımız tuzu hazırladığımız ve elimizi yakmayacak kadar ısıttığımız suyun 1 litresi kadarında eriterek kavanoza ilave edelim. Kalan suyu kavanozun ağzına 3 cm kalıncaya kadar dolduralım. Kavanozun ağzını hava geçirmeyecek şekilde sıkıca kapatalım. Hava kilidimiz varsa kullanalım yoksa 2 – 3 günde bir kapağı hafifçe gevşeterek içinde biriken havanın dışarı çıkmasını sağlayalım. Bunu yapmazsanız ya kavanoz kapağını fırlatır veya kendisi patlayabilir. Bu şekilde en az 3 hafta kavanozumuz dış ısı değişimlerinden en az etkilensin diye sarılmış halde ve karanlık bir yerde beklesin. 3 haftanın sonunda kapağını açıp tat kontrolü yapalım. Eğer arzu ettiğimiz keskinliğe ve ekşiliğe ulaşmışsa içeriğini süzerek sularını gazoz şişelerine doldurup kapaklarını kapatalım. Bu imkânımız yoksa küçük şişelere doldurup ağzını sıkıca kapatalım. Şişeleri kışın evinizin en soğuk yerinde saklayabilirsiniz. Ama yazın mutlaka buz dolabında saklanmalı çünkü biz koruyucu ilave etmedik.
Birkaç Not:
Süreç boyunca kapağını açmak ve dışarıdan hava girmesi sonucunda kavanozun üst kısmında beyaz bir katman oluşur. Biz buna kef diyoruz. Bu oluşum zararlı olmasa da şalgam suyunun tadını bir nebze değiştirecektir. O yüzden eğer böyle bir oluşum görürseniz yapabildiğiniz kadar bunu temizlemeye çalışın. İçine başlangıçta konan havuç dışı şalgam ve kırmızı pancar tamamen damak tadına yöneliktir. Dilerseniz miktarını arttırabilir, dilerseniz azaltabilir, dilerseniz hiç koymayabilirsiniz. Nohutu da dilerseniz hiç koymayabilirsiniz. Bu durumda yoğurt suyunu yarım çay bardağı daha arttırmanızı öneririm. Nohutu 15 taneden fazla koyarsanız içerken nohut tadını hissedebilirsiniz. Bunu sevmiyorsanız mutlaka sayılı ve 15 adeti geçmeyecek kadar koyun.
Bir de Adanalı dostlarım der ki “şalgam suyu mutlaka Adana’nın ayazını yemeli ki lezzeti otursun, o yüzden şalgam kış aylarında yapılmalı. Yazın çabuk olur lezzeti olmaz.” Ben yazın yapmadım dolayısı ile aradaki lezzet farkını bilmiyorum. Ama bu işin mucidi olarak onlara kulak vermek yerinde olacaktır.
*Eğer acılı seviyorsanız, acı biberi kuruluma ilave etmeyin, onun yerine içerken bir miktar acı sos ekleyebilirsiniz. Acı sos yapmak için burada yayınlamış olduğum FERMENTE ACI BİBER SOSU isimli makaleyi okuyabilirsiniz.
Afiyetle tüketmeniz dileği ile.
Sevgili dostum Ali Yandım’a bu tarifi ve püf noktalarını benimle paylaştığı için çok teşekkür ederim.